Öne çıkanlar
Ekonomik Kriz Taktikleri

Ekonomik Kriz Taktikleri

Dünya piyasaları  ekonomik krizin gelmesiyle birlikte  derin bir sessizlik içine de girdiler.İşletmelerin bir çoğu borçlarını ödeyemedi,  mağdur oldu.  Bunun sonucunda kimi bankalar istemeden de olsa sayısız işletmenin sahibi oldu. İşletme ve emlak zengini olan bu gibi bankalar sorunlar karşısında hızlı  hareket ederek,  satın almak isteyen yatırımcılara kredi desteğiyle birlikte elindeki mevcut  işletmeleri ve  gayrimenkulleri elden çıkarmak zorunda kaldılar.Genç girişimcilerle ilgili daha önce yazdığım  yazıya istinaden  birçok girişimci tarafından arandım.Bunlar  arasında; yaşımız ilerledi ve genç  girişimci statüsünde değilsek biz  yatırım yapamazmıyız ? diyenler de oldu. Ben de ´yediden yetmişyediye´ diye Rahmetli Barış Manço´nun tabirini kullanarak, ´gençler ve kendini genç hisseden  yatırımcılar için fırsatlar bitmez´dedim.  Dünya piyasalarından söz ederek başladığım bu yazımı kendini genç hisseden tüm girişimci okurlar için yazıyorum.Özellikle bankaların satış listelerinde  yer alan gayrimenkullerin yanısıra , bazı işletmeler de ortak arayışlarına girerek  bu ekonomik  krizi kazasız atlatmak istiyorlar. Özellikle gıda ve hizmet sektöründe   ortaklık talepleri yükselmiş vaziyette.  Bu tür ortaklık  seçimleri yatırımcılar için  ileriye yönelik  akılcıl  girişimler  olacak gibi görülüyor.Ekonomik krizin ticari sahaya olan yansıması  korkunç boyutlarda . Bu durumdan nasıl çıkılır? Elbette yatırım ve üretimle.  Ekonomik krizden yıpranan ve yenik düşen işletmelere yatırımcıların vereceği destek,  kendilerine  kriz sonrasında  karlı bir şekilde geri döneceği şimdiden hissedilmektedir.Ekonomik kriz öncesi değerlerle günümüzdeki değerler karşılaştırıldığında,  taktiksel olarak çabuk   sonuca gidilmesinin yatırımcılar ve işletmeciler açısından önemi  ortadadır.Bu yaşanan ekonomik kriz sürecini, işletmeciler işletmeleri adına alacakları isabetli  kararlarla güçlü piyasa şablonunu tamamlayanların arasında yerlerini alarak ekonomik krizi atlatacaklardır.

AZ OLSUN BENİM OLSUN

Ancak, ´az olsun benim olsun´ anlayışıyla hareket etmeye devam eden  işletmeciler ve yatırımcılar  ekonomik krizin sıcak havasında buz kalıbı gibi  eriyip gideceklerdir. Güçler birleştirilmeden  büyük başarılar elde edilemez.   Bunun yanı sıra bazı işletmeci  ve yatırımcıların mantalitesini bu kadar kısa sürede değiştirmek kolay değil.Zaman doğru hamleyi kısa bir sürede gerçekleştirebilmek  zamanıdır. Ticari temel bilgiler süreç içinde erozyona uğramıştır.Ekonomik krizde ortaya çıkan olumsuzluklar  halının altına süpürülen çöpleri ortaya çıkarmıştır.Bazı yatırımcı ve işletmeciler malesef  ata erkil işletme sisteminden   uzaklaşıp  bu zamana ayak uyduramayan sistemle  vedalaşmayı sevmiyorlar.Özellikle işletmecilerin ve yatırımcıların  çözmesi gereken problemlerin en önemlilerinden biri de budur.

REKABET BATMAK VE BATIRMAK DEĞİLDİR

Ticaretin vazgeçilmezlerinden olan rekabet,  işletmelerin batması veya batırılması anlamında olmamalıdır.  Bilgisayar oyunlarında özellikle  dikkat çeken bir unsuru belirtmekte  fayda var. 200.000. nüfuslu kurulan   yaşam kentinde   aynı işi yapan işletmeleri oyunun başlarında yan yana getirdiğimizde , daha bilgisayar  oyunun  ortalarına gelmeden ticari işletmelerin  battığı görülür.Ticaretin ana unsuru arz ve taleptir.

Ticari hayatta temponun düştüğü bu günlerde  işletmecilerin ve yatırımcıların  belirttiğimiz bu hususlara  dikkat etmeleri gerekmektedir.

EKONOMİK KRİZİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRENLER

Ekonomik kriz döneminde  mevcut pazarlarlan taleplerin tıkandığını gören işletmeler  değişik  pazarlara yöneldiler.Markanın önemi  bu dönemde daha çok ortaya çıktı.

Bilhassa Küçük marketler, büyükler yüzünden iş yapamadıklarından yakınırken, büyükler de isim hakkı vererek veya kendilerinin organize ettikleri  bir sistemle  parekende de küçük işletmeciliğe yöneldiler.Bu da markalaşmanın öneminin birkez daha ortaya çıkması demektir.Nakitde Kalmanın  önemi kriz döneminde  çok iyi anlaşıldı. Bu   dönemde nakit parası olanlar cazip yatırımlara  hücum  ettiler.Krizin ilk dönemlerinde daha çok beklemeyi tercih edenlerin sonradan harekete geçmesi piyasalarda az da olsa  canlanmanın belirtilerini gösterdi. Bu da biliçli yatırımcı için  ekonomik krizin fırsata dönüşmesi demektir.

Bugün için sıcak paraya sahip yatırımcıların ´vakit nakittir´deyip, piyasada var olan karlı işletmelerle  ortaklık anlaşmalarına gitmeleri, banka ve finans kurumlarının ellerinde kalan gayrimenkulleri ve bunun yanısıra araç,makina ,ekipman gibi bazı değerler üzerinde durmalarında yarar görülmekte.

Benzer yazılar