Yeni yıla kısa bir süre kaldı.
2012 gelişmiş ekonomiler için zor bir yıldı.
Yatırımcılar ise 2012 yılını kazanç yılı olarak görüyorlar.
Ekonomik kriz nedeniyle iki lider koltuğundan olurken,
Finans piyasalarının 2012 tahminlerinin çoğu yine boş çıktı.
Facebook yatırımcısının hayallerini yıktı.
ABD piyasalarının 16 milyar dolar ile en büyük üçüncü halka arzı hezimete dönüştü.
Halka arz sonrasında şirket hisselerinde sert düşüşler yaşandı,
İnternet dünyasının 1 milyar abone sayısı ile yüzde 40’lık kesimini elinde bulunduruyor.
Buna rağmen şirket hisseleri 38 dolarlardan 17.73 dolara dek gerilemiş durumda.
2012’de en çok konuşulan konulardan bir diğeri,
Dünya’nın en büyük ikinci ekonomisine sahip olan « Çin ».
Çin ile ilgili felaket senaryoları yazıldı.
Yıl genelinde gelen büyüme detayları yakından takip edildi.
Geçtiğimiz 10 aylık dönemde ortalama büyüklük olarak yüzde 7.7’de kaldı.
Yılın son çeyreğinde ise, büyüme beklentileri yeniden yüzde 8 oldu
Çin ekonomisi için sert iniş beklentilerinin de gerçekleşmediği ortaya çıktı.
Son üç yılın değişmeyen konusu Yunanistan.
Ülkenin defalarca kurtarılmasına karşın hala tam bir sonuç alınabilmiş değil.
Yunanistan’nın Euro Bölgesi’nden çıkartılacağına dair çıkan haberler,
Bölge ülkelerinden ve merkez bankalarında olası bir ayrılık için
B planlarının oluşturulduğuna yönelik haberler,
Yeni kehanetler ve iflas tarihleri ile ilgili haberler güncelliğini korurken,
Analistler 2014’te ülkenin açığını kapatmasını bekliyorlar.
Yılın en çok takip edilen emtiası ise altın oldu.
Altının onsu 2012 için 2000 dolar tahminleriyle dillendirildi.
Bu yıl sonu altının 2 bin doları bulacağı beklentisi bir yıl öncesinde de gündeme taşınmıştı.
Bugün baktığımızda altının onsu öngörülen hedefin 300 dolar altında.
Altının yakın vadede hedefi tutturmasına pek ihtimal verilmiyor.
Güvenli liman olarak yılın ikinci yarısı ile gündeme gelen tahvil piyasasında
10 yıllık tahvillerin şiştiği belirtilirken, korkulan balonun henüz patlamamış olması
bu yılki kehanetin karşılıksız kaldığını gösteriyor.
Piyasaların beklediği bir başka konu da çift dipli resesyon oldu.
Özellikle ABD ekonomisinin 2012’de 2011 Mart ayından sonra ikinci bir dip yapması öngörülüyordu.
Ekonomide yüzde 1.82’lik daralma görülmesi korkuların tetiklenmesine neden oldu.
2011 mayıs ayında 1.49’a kadar çıkan euro dolar paritesi zirve noktasından bu yana yüzde 12 geri çekildi.
Euro bölgesi korkuları ile dalgalanan parite yılın sonuna doğru 1.30’lu seviyelerin altına geriledi.
Belçikalı yatırımcı tercihini 2012 yılında yine gayrimenkulden yana kullandı.
Bankaların mevduat hesaplarında bulunan yüklü miktardaki paralar yetkililerin dikkatinden kaçmadı.
Uzun vadeli faiz garantili fonlar çıkarmayı planlayan yetkililer,
bu yolla mevduatta uyuyan paraların fonlara akacağını hesap etmekteler.
2012 yılı felaket senaryolarının içinde, Yunanistan, İtalya ve İspanya’dan sonra,
Belçika’yı sıraya koyan kahinlerin beklentileri de yine bir başka bahara kaldı.