Büyük ustanın ‘bitti dünyam’ şarkısı ile geçmiş yıllarda ve yakın zamanda basına yansıyan iklim raporlarını gözden geçiriyorum.
Kirlilikten sağlığımızı kaybettik, hava ısındı, buzullar eridi, sular yükselmeye başladı.
Belçika Yüksek Sağlık Konseyinin yayımladığı rapora göre, çevresel etki çalışmaları, iklim ve hava kirliliği parametrelerinin virüsün bulaşma oranıyla bağlantılı olduğunu göstermekte.
Bulgular, havadaki ince toz konsantrasyonundaki 1 mikrogramlık artışın bile hastanede yatan Kovid-19 hastalarında solunum cihazına bağlı kalma süresini uzattığına ve ölüm oranlarını da yüzde 8-11 artırabildiğine işaret ediyor.
Raporda sıcaklık, nem ve bulaşma arasındaki bağlantı net olarak ortaya konulmasa da virüsün sıcak ve nemden etkilenebileceği, yaz döneminde bulaş riskinin arttığı yönündeki önceki bulgular doğrulandı.
Toprak küre yavaş yavaş suyun altında kaybolmaya başladı!
Küresel kıtlık sesleri yükseliyor, ülkeler elde kalan yiyecekleri artırmak için tarım politikalarını yeniden planlamaya başladı.
Balkonda saksılar içerisinde mis kokulu rengarenk çiçekler yerine domates, biber görmeye başlamamızın sebebi nedir sizce?..
Çevremizdekiler neredeyse saksının içindeki bir avuç toprağın peşine düştü.
Korku dağları sardı!..
Hava kirliliği görünmez bir katil.
Bunun nedenlerini ele alma çabalarımızı hızlandırmamız gerekiyor.
Ülkelerin ulaşım, enerji ve tarım kaynaklı emisyonları azaltma çabalarını iki katına çıkarması ve bunları daha temiz ve daha sürdürülebilir hale getirmek için yatırım yapması çok önemli.
Hava kirliliğinin başta sağlık olmak üzere maddi manevi bir çok zararı var.
Dünyadaki maliyeti günlük 8 milyar Amerikan doları aşan hava kirliliğinin yıllık maliyeti küresel milli gelirin yüzde 3,3’üne karşılık geliyor.
Hava kirliliği her yıl dünyada sigaradan daha fazla ölüme yol açıyor.
Bilimsel araştırmalar, hava kirliliği nedeniyle anne karnındaki bebeklerin bile risk altında olduğunu belirtiyor!
Bebeklerin, çocukların günahı ne?..
AB’de hava kirliliği yılda 500 bin kişinin erken ölümüne neden oluyor!
Avrupa Komisyonu geçtiğimiz yıllarda altı birlik üyesi devletin temiz hava standartlarını tutturamadıkları gerekçesi ile Avrupa Adalet Divanı’na başvurmuştu.
Söz konusu ülkeler Almanya, Fransa, İngiltere, Macaristan, İtalya ve Romanya vatandaşların sağlığını tehlikeye atmakla suçlanıyor.
Kömür, petrol ve doğal gaz gibi fosil yakıtların yol açtığı hava kirliliğinin maliyeti giderek artıyor.
Bundan önemli ölçüde etkilenen ülkelerden birisi de Türkiye.
Hava kirliliğinin Türkiye’ye yıllık maliyeti, yaklaşık 50 binin üzerinde erken ölüm ve 30 milyar dolar civarı maddi kayıp.
Çaresizce insanlar ölüyor, hayvanlar ölüyor, doğa ölüyor…
Kıyameti bizler elimizle hazırlıyoruz.
Peki ne yapmalıyız?
Kaderimizi başkalarının yazmasına izin vermeyelim.
Bitti dünyam ziyan oldum ziyan demeden !..
Hep birlikte düşünelim…
Biz nerde yanlış yaptık?
Erhan Yurdayüksel
30.10.2021