Gelişmekte olan ülke ekonomileri yatırımcıların gözdesi
Oysa yaşanmakta olan varlık balonunda herşeyi kaybetme tehlikesi var
Tarih hızlı büyüyen ülkelerde yaşanmış felaketlerle dolu
Arjantin´in 1890´lardaki iflası ve 1990´lı yıllarda Asya´yı derinden sarsan mali kriz
ABD´de demiryolu sektörüne yaptıkları yatırımlarla 19´uncu yüzyılda ülkenin büyüme hızını artıran, daha sonra girişimlerinin sonucunda büyük zararlara uğrayan İngiliz yatırımcıların durumu,
ABD´nin 1930´lu yıllarda yaşadığı çöküşün dünya savaşına mal olması,
17. yüzyılın süper gücü Hollanda´nın yaşadığı lale krizi !
Bu yaşanmışlıklara, ´Tarih tekerrürden ibaret mi?´ demeli, yoksa ;
Gelişmekte olan ekonomilere sahip ülkeler kalkınmaya başlamadan önce en azından bir kere dip yapıp ekonomik krizi adam akıllı yaşamazsa ABD´ de olduğu gibi zirveyi göremez diye mi düşünmeli ?
Ekonomi uzmanlarının büyük çoğunluğu yatırımcıları gelişmekte olan ülkelere ait hisse ve tahvillere yöneltiyor.
Ya yatırımcılar?
Onlarda bu yıl önceki yıla oranla gelişmekte olan ülke fonlarına dört kat fazla para yatırmakla uzmanların sözünü dinlediklerini kanıtladılar.
Yatırımcıların gelişmekte olan ülkelerin finansal araçlarına karşı olan ilgisine şaşırmamak mümkün değil!
ABD, Japonya , Avrupa´dan 80 milyar dolarlık fonlar bu dönemde çekilirken,
Gelişmekte olan ülkelerdeki hisse senetlerine 50 milyar dolar para aktarıldı.
Meksika hükümeti 100 yıllık yüzde 6 faizle devlet tahvili çıkardı,
ABD´de bulunan (CLSA) aracı kurum tarafından Çin´e 1 trilyon dolar para akışının sağlandığı tahmin ediliyor.
Brezilya ve Hong Kong´daki gayrimenkul sektöründe vade öngörülmeyen sürekli tahviller çıkarılarak paranın sonsuza dek kullanımı sağlandı.
Gelişmekte olan ülkelere sıcak para akışının oldukça tehlikeli bir seviyeye çıkmış olması piyasaların hararetini yükseltmektedir
Söz konusu ülkelerde kısa süreli tatlı gelir cazibesine ´paranın yüzü sıcaktır´ anlayışıyla kendini kaptıran yatırımcılar;
Sıcak para riskini iyi hesap etmelidirler.
Yoksa piyasalardan,
´Yangın var´ çığlıklarını duyduklarında, yatırımlarını yangından kurtarmak için çok geç kalmış olabilirler…