– Biliyor musun ? Bizde meşhurdur bal kabağının tatlısı…
– ´Çorbalık kabağı bilirim ama bal kabağını bilmem, tanımam.´ dedi dostum bana.
Siz nasıl tanımazsınız, bilmezsiniz bal kabağının tatlısını?
Aslına bakarsan, bizdeki hukukçulardan bazıları da tanımaz Belçika Mahkemelerini dedim .
Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Bakanlarımız…
Hep bir elden uğraş verirler Avrupa Birliği´ne Türkiyemiz´in katılması için
Ama bazı hukukçularımız tanımaz ülkemin imzaladığı Uyum Yasalarını ve Avrupa Birliği´nin Başkenti´nin bulunduğu ülkenin mahkemelerini.
Hal böyleyken bal kabağı tatlısının üzerine konan kaymaktan söz etmeye gerek var mı Belçikalı dostuma ?
Oysa ona bal kabağı deyince ; köhneleşmiş zihinleri, Devlet, Millet çıkarlarını hiçe sayarak kanun adamıyken kanunsuzluğu yapmayı marifet bilenleri mi düşünür bilmem..
Vicdan-cüzdan ikilemine sıkışmış zavallıların ülkesine verdikleri zararın muhasebesini yaparken…
Kabak tatlısı, Adapazarı kabağından olursa.. Hele ki kaymaklısı…
´Yeme de yanında yat´… dediğinizi duyar gibiyim..
Adapazarı deyince bu lezzeti Üstad Cinal´dan sorup öğrenmek gerekir aslında…
Fakat Belçikalı dostumun her ne kadar ´kabak tatlısından´ haberi olmasa da…
Onun bu lezzetten habersiz olmasından çok,
Bizdeki bazı hukukçuların,
İnsan haklarını hiçe sayıp…
Belçika Mahkemelerini tanımamakla sergiledikleri efeliktir,
Düşündürücü ve acı olan…..