Televizyonlar görüntüleri ekrana getirirken şaşkınlıktan ne olduğunu anlayamadığımız o günü, 10 yıl öncesinin “11 Eylül”ünü unutmak mümkün mü ?
Kuzey Kule’ye çarpan Amerikan Havayolları’na ait Boeing 767 uçağının ardından,
Bir diğer United Havayolları’na ait Boeing 767 uçağının Güney Kule’ye çarpması,
Pentagon’a yine yolcu uçağıyla bir saldırı daha yapılması,
Pentagon’a yine yolcu uçağıyla bir saldırı daha yapılması,
Dördüncü uçağın hedefinin ise Beyaz Saray olması.
Amerika’da hava trafiğinin üç günlüğüne durdurulması,
11 Eylül saldırılarından sonra kafalarda oluşan ve hala cevaplanamayan sorular.
ABD’de yaşam, 11 Eylül saldırılarından sonra bir daha eskisi gibi olmadı.
Uluslararası Havayolu Taşıyıcıları Birliği (IATA) özel bir rapor hazırlayarak,
11 Eylül’ün havacılık sektörünün bilançolarına yansıyan zararı 50 milyar doları aştığını bildirdi.
Havacılık devlerinden Swissair, Sabena bu dönemde battı.
11 Eylül sonrası havacılık endüstrisinde ‘güvenlik sektörü’ oluştu.
Sadece geçen yıl güvenliğe 7.4 milyar dolar harcandı.
11 Eylül ABD ve küresel ekonomi içinde bir milad oldu.
ABD’nin savunma gücünü dünya kamuoyunda tartışmaya açan ikiz kulelerin çöküş faciası, son dönemlerde yerini ekonomik çöküş tartışmalarına bıraktı.
OECD’nin açıklamaları ABD ekonomisi için tahmini, büyümenin üçüncü çeyrekte %1,1 ve dördüncü çeyrekte %0,4 olacağı yönünde.
ABD’de, 1945 yılından bu yana ilk kez Ağustos ayı istihdam verilerinde net büyüme kaydedilemedi.
Dünya ekonomisini yönlendiren ABD’nin bu durumu diğer güçlü ülkeleri de etkiliyor.
İngiltere’nin de son çeyrekte %0,1 büyümesi,
Avrupa’nın en büyük ve güçlü ekonomisi olan Almanya’nın zayıflamakta olduğunu,
Almanya ekonomisinin bu yılın son çeyreğinde %1,4 küçülebileceği, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD raporunda yer almaktadır.
Raporda ayrıca;
Mal ve hizmet akışındaki zayıflama küresel ekonomideki toparlanmanın kırılganlığını yansıtırken, bu yavaşlamaya özellikle ABD olmak üzere gelişmiş ülkelerdeki kemer sıkma ve düşük talebin yol açtığı yorumları yapılıyor.
OECD raporuna göre, ikinci çeyrekte ithalat ve ihracat büyümesindeki düşüş, ABD, İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya, İtalya ve Japonya’dan oluşan G-7 ülkelerini olumsuz etkiledi.
Gelişmekte olan ekonomilerden oluşan BRICS Grubu yani Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika da ithalat ve ihracat büyümesindeki düşüşten olumsuz etkilendi.
Çin’in ilk çeyrekte yüzde 11,1 olan ithalat büyümesi ikinci çeyrekte yüzde 0,7’ye gerilerken bu 2009 yılının ilk çeyreğinden bu yana en düşük oran olarak kaydedildi.
Çin’in ilk çeyrekte yüzde 2,9 olan ihracat büyümesi ise ikinci çeyrekte yüzde 10 oldu.
OECD raporlarından da anlaşılacağı gibi ekonomik krizi derinden yaşamakta olan ABD,
bazı ülkelere uyguladığı demokrasi getirme stratejisinde umduğunu bulamazken, ciddi bir hesap hatası ile bir verdi 10 kaybetti.
11 Eylül sonrası, Küresel ekonomide süper güç görünen ABD ve işbirlikcisi ülkeler için,
Bir verip 10 kaybetme dönemi de başlamış oldu.