Belçika’nın yıllardır içinde bulundugu refah görünümü, yaşanmakta olan ekonomik krizle birlikte giderek değişikliğe uğruyor. Kanıtı ise, duraklarda rastlanan dilenciler, ücretsiz yemek taleplerindeki artış, ikinci el pazarlara olan rağbet ve rekor seviyelere çıkan odun satışları .. !
Makro ekonomik göstergeleri dengesiz, kamu borçları tavan yapmış, üstelik yeni hükümetin yürürlüğe koyduğu önlem paketinden sonra değerlendirme şirketleri tarafından düşürülen bir de kredi notu var.
Çözüm bekleyen sorunlar birikmiş, işsizlik had safhada.
Avrupa’nın göbeğinde yıllardır bir türlü çözülemeyen göçmen sorunları,.. hukuksal sorunlar,.. rekor seviyede iflasların yaşandığı özel sektördeki sorunlar,.. genel grevlerle haklarını arayan emekçiler ve bu sorunlar karşısında yaşanan çaresizlik…
Özellikle en çok işsizliğin had safhaya ulaştığı Brüksel’de evsizlerin sayısı her geçen gün artıyor.
Otobüs duraklarında, metrolarda, tren garlarında, yanınıza biri yaklaşıp aç olduğunu söylüyor ve yardım istiyor.
Toplu ulaşım araçlarında kapkaç olayları arttı. Finansal kriz, borç krizi derken, işsizlik rakamlarındaki artış beraberinde istihdam krizini de gündeme getirdi. 2011 senesi Kasım ayında belirlenen Belçika’daki işsizlik oranı yüzde 7,12 idi.
Şehrin en işlek caddelerinde bulunan restoranlar genelde boş kalırken, ucuz yiyecek satan yerler ihtiyaçlara cevap veriyor. Elektrik ve doğalgazın pahalı olması nedeniyle halkın geleneksel ısınma yöntemleri değişiyor. Elektrik, doğalgaz v.b faturalarını ödeyemeyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Büyük marketlerde son kullanım tarihi yaklaştığı için indirime giren ürünler ile zorunlu tüketim malları daha hızlı alıcı buluyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından yayınlanan ‘2012 Küresel İstihdam Eğilimleri , Daha Derin Bir İş Krizinin Önlenmesi’ raporuna göre ; ekonomik krizin başından bu yana 27 milyon kişi işsiz kaldı.
Küresel işsizlik 200 milyona ulaşırken, bu sayının 2016 yılında 206 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor. Raporda ayrıca, giderek artan nüfus göz önüne alındığında, gelecek 10 yılda dünyada 600 milyon kişi için istihdam yaratılması gerektiği belirtiliyor.
Belçika hükümeti almış olduğu bir kararla banka dışı nakit kullanımını 3 bin Euro’ya indirmeyi planlıyor.
Özel sektörü dış piyasalara yönelten kararlar alındığı sürece iş istihdamının nasıl sağlanacağı da merak konusu olmakta.
Brüksel için 7 milyar euro’luk bir fırsat olan ‘Avrupa Navigasyon Projesi’nin (GPS) yeni adresinin Prag olduğu açıklandı.
Dev otomotiv şirketlerini, özel sektör yatırımcılarının çoğunu elinden kaçıran Belçika, güçlü AB projelerine sahip çıkamazsa ; Yunanistan, İtalya hatta Maceristan örneğinde olduğu gibi çıkmaza sürüklenmesi kaçınılmaz olacaktır.
Belçika’nın kredi notu Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch tarafından, “AA” Ya düşürüldü. İtalya’nın kredi notu, “A-” İspanyanın kredi notu ise “A” oldu. Bu ülkelere nazaran konumu gereği halen daha iyi pozisyonda olan Belçika, ancak akılcıl hamlelerle ekonomik yönden düzlüğe çıkmayı başarabilir.
Davos sona erdi. Avrupa Birliği ve Yunanistan kaygıları, Yunanistan’ın anlaşmaya yakın olunduğu pek çok kez tekrarlansa da Davos Zirvesi’nde macera dolu kurtarış senaryosu dışında kayda değer bir şey görülmedi.
Brüksel’de gerçekleşecek olan AB liderler zirvesi, birlik ortakları için iyi bir fırsat olacaktır. Ekonomik krizin derinliklerinde boğuşan AB, diğer taraftan İran ambargosu kararı ile petrol yükünü arttırmayı göze almıştır.
Hürmüz Boğazı’nda ısınan sular, ABD’nin İran’a karşı savaş açıklamaları, Merkel’in Çin’den destek beklentisi, Putin’in Suriye için BM’ye resti , bir anlamda 2012 senesinin ne şekilde geçeceğinin de göstergesidir.
Yeni bir güne başlarken Avrupa’nın Başkenti Brüksel’de,
Kırmızı ışıkta aracınızın camını silenlere,
Metroda sandviç parası isteyenlere,
Tren garında, yolda, caddede
Sizden yardım isteyen
Hiç tanımadığınız birine,
Her an her yerde,
‘Merhaba’ demek zorunda kalabilirsiniz.