Osmanlı Devleti, Kırım Savaşı nedeniyle ekonomik krizle tanışıp ilk defa borçlanmış ve 1876 yılında Ramazan Kararnamesi ile maliyesinin iflas ettiğini, ödemelerin durdurulduğunu Dünya´ya ilan etmiş.
1881 yılında Muharrem Kararnamesi ile Duyun-u Umumiye (Borçlar idaresi) Osmanlı Devleti´nin ekonomisine el koymuş.
İngiliz, Alman, Fransız, Avusturya Macaristan ve Osmanlı temsilcileri 145 Milyona yakın dış borçla ele aldıkları Osmanlı Ekonomisini yönetmeye başlamışlar.
1914 yılında Osmanlı´nın dış borcu 360 Milyon Osmanlı lirasına yakınmış.
Osmanlı´da geri dönüşü olmayan ekonomik bağımlılık, TBMM tarafından Haziran 1923´de Duyun-u Umumiye İdaresi´nin para toplama işine son verinceye kadar devam etmiş.. (Lozan Anlaşması ile Duyun-u Umumiye kaldırılmış)
Genç Türkiye Cumhuriyeti,çok partili döneme gelinceye kadar dış borç olarak yaklaşık 582 Milyon dolar borçlanmış.
1950-1961 tarihleri arasında Türkiye´nin dış borç tutarı yaklaşık 1.1 milyar dolar.
1980 yılında Türkiyenin dış borcu yaklaşık 16.4 milyar dolar.
1992 yılında Türkiye´nin kısa, orta, uzun vadeli dış borç toplamı yaklaşık 56 milyar dolar.
2002 yılında dış borç yaklaşık, 131 milyar dolar.
2003 yılında dış borç yaklaşık, 146 milyar dolar.
2009 yılında dış borç yaklaşık, 272 milyar dolar.
2010 yılı sonu itibariyle yapılan tahminlere göre Türkiye´nin dış borcu ise yaklaşık 325 milyar dolar olması beklenmektedir.
Dış borçların ekonomik büyümeye katkısı olmadığı gibi, yurt içinde yapılan gereksiz harcamalardan vazgeçilip ihracata her zamankinden fazla önem verilmesi gereken günümüzde;
Atatürk´ün,gençlerimize emanet ettiği ülkemizin borçsuz ve aydınlık yarınları için 7´den 70´e tüm gençlerimize, kendini genç hisseden herkese çok iş düşmektedir.
Ülkesine aşık milyonlarca gencimiz ile bir 19 Mayıs Bayramı´nın daha çoşkusunu yaşamaya hazırlanırken,
19 Mayıs Atatürk´ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı tüm Ulusumuza, gençlerimize ve kendilerini genç hissedenlere kutlu olsun….