Dört aydan beri altın fiyatları geriliyor
Euro değer kaybediyor
Dolar ise değer kazanıyor.
Yunan halkı, ülkenin Euro Bölgesi’nden çıkarılabileceği söylentileri üzerine bankalara hücum ederek mevduatlarını yurtdışına çıkarıyor.
İspanya’nın devam eden bankacılık krizinde, zordaki bankalara likidite sağlamaya kalkışması borçlanma maliyetlerini rekor seviyelere yükseltti.
AB Komisyonu Başkanı Barroso, krizden çıkış için AB’de gerçek ekonomik ve parasal birlik inşasının zorunlu olduğunu vurgulayarak,
Gerçek ekonomik ve parasal birliğe giden yolda Komisyon’un hazırladığı önerilerde, Euro Bölgesi’nin daimi kurtarma fonunun hükümetleri aradan çıkartıp doğrudan zordaki bankalara likidite sağlayabileceklerini belirtti.
Ayrıca önerisinde, Euro Bölgesi’nde banka birliği, ortak bankacılık düzenleme ve denetleme kurumu ve ortak mevduat güvencesi için gerekli yasal hazırlıklara başlanmasını istedi.
Son dönemde Yunanistan ve İspanya başta olmak üzere güney ülkelerinde mevduat sahiplerini paniğe sürükleyen bankacılık krizine çözüm için Barroso’nun doğrudan fonlama önerisine Almanya jet hızıyla « hayır » cevabını verdi.
Avrupa Merkez Bankası’nın verilerine göre, 2010 yılı sonundan bu yılın nisan ayına kadarki 15 aylık dönemde Yunanistan, İrlanda, Portekiz, İspanya ve İtalya bankalarından büyük miktarlarda mevduatlar çekilirken, Fransız ve Alman bankalarının mevduatlarında ise hızla yükselen artışlar dikkat çekmekte.
Avrupa Birliği’nde yapısal reformların yokluğuyla oluşan boşluk, ekonomik krizi derinleştiriyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Draghi, Avrupa İstikrar Mekanizması’nın Avrupa bankalarının desteklenmesi amacıyla kullanılabileceğini açıklayarak son dönemin en tartışmalı konusunda çok önemli bir adım atmış oldu.
Bankaların sermaye ihtiyaçlarının ülkelerin by pass edilerek doğrudan karşılanabileceğini belirterek, bu konuda İspanya ve diğer sorunlu ülkelerden gelen çağrılara bir bakıma onay verdi.
Ancak Draghi’nin açıklamaları, bu konuda son söz olarak kabul edilmese de, başkanın mantıklı girişimine ESM’e para koyan ülkeler arasında başı çeken Almanya’nın dikkate alması gerekir.
Avrupa’da finans sektörünün riskleri her geçen gün biraz daha artmakta.
Avrupa Merkez Bankası Avrupa’daki yönetim boşluğunu ya da mali politikalara ilişkin boşluğu dolduramasa bile, bankaların sermaye yapısını güçlendiriilmesiyle kırılganlık riskinin azaltılmasında çok önemli bir rol üstlenebilir.
Avrupa’nın mevduat merkezi haline gelmiş olan,
Son günlerde düşük maliyetlerle rahatça borçlanan,
Verileri beklentilerin üzerinde seyreden Almanya,
Sığınılacak güvenli bir liman olmuşken
bu duruma ne der ?
Elbette, ‘hayır’…der.