Küresel krizde yaşanmakta olan bu ekonomik sarhoşluk nereye kadar?
Kim ne derse desin, ´Görünen köy kılavuz istemez´ diye boşuna söylememiş atalarımız. Küresel ekonomik kriz gelişmekte olan ülkelerdeki çoğu ailelerin ocaklarını söndürdü. Anayı oğula, kardeşi kardeşe düşürdü. Tüketim toplumu olmayı hemen benimseyenler, kredi kartlarını sorumsuzca alışverişlerde veya mecburiyetten kullananlar derin çıkmazların içine düştüler. Adli vakalarda rekor denebilecek ölçüde gözle görülen artışlar var. Kanun tanımayanlar ortalıkta boy göstermekten çekinmez, gazetelerin manşetlerinden düşmez oldular. Basında sayfa sayfa yer alan itiraflar, asarım, keserim tehditleri ve acaba bunlarla uğraşacak kimse yok mu? diye cevabı aranan sorular!
İşsizliğin artması, çaresizlik ve karamsarlık!
Vicdan-cüzdan ikilemi işadamlarının çoğunu işgörenlerine karşı çaresiz bıraktı. Kimi işveren sonuna kadar dayanabildiğim sürece kimseyi işten çıkarmam dedi, mücadelesini sürdürdü; kimi de işini durdurup çalışanlarıyla vedalaşmak zorunda kaldı. Gelişmiş ülkelerdeki işten çıkarılanlar, gelişmekte olan ülkelere göre aldıkları sosyal yardımlar bakımından şanslılar.Yöneticilerin son zamanlarda verdikleri demeçlerine bakıldığında; bindeli oranlarda gösterilen işsizlikteki düşüşlerin abartıldığını görmek mümkün.
Bindik bir alamete…
Gelişmekte olan ülkelerde dolar düştü, borsa çıktı gibi atılan sevinç çığlıkları kaç kişiyi ilgilendiriyor dersiniz? Ya siyasilerin kendi aralarındaki kayıkçı kavgalarına ne demeli?
Son zamanlarda küresel ekonomiyle ilgili kafalarda yer alan ve kişilerin birbirlerine fısıldadıkları ´düzelmez´ sözcüğünün anlamı nedir sizce? Kötüyü kabullenmek kadar insanoğlunu rahatsız edebilecek ne olabilir?
Hızla geçen zamana karşı koymak, ekonomik sarhoşluktan bir an önce ayılmak bu kadar zor mu?
Herşey bir yana insanoğlu ekonomik konularda kendi kaderini kendisi yazabilecek güçtedir.
Okurlardan gelen e-postalar,
Sevgili Erhan Yurdayüksel yazılarınızdaki gerçeklerin takipçisi olarak sizi ve gazetenizi kutlarım ,
yanınızda olduğumuzu unutmayınız…
NİHAT AKAGÜNDÜZ (Sarayköy/ Denizli-Türkiye)
Sayın, Erhan Yurdayüksel, Yenihaber Gazetesini ve sizi bizlerin sesi olduğunuz için gönülden kutlarız.
Pınar Ailesi (İzmir/ Türkiye)
Erhan Bey, ekonomi üzerine yazdığınız yazıları önceleri sadece okuyordum. Şimdi yazdıklarınızın gerçekleştiğini gördükçe şaşkınlığım artmaktadır. Bilgilerinizi bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederim.
Naci KAVAKCI (New York/USA)
Değerli Okurlar
Yüzlerce e-posta ile görüşlerinizi paylaşıp, tebrik ve kutlamalarınızla vermiş olduğunuz destek benim için çok önemli. Bana göndermiş olduğunuz e-postalar ve mesajlar için hepinize sonsuz teşekkürler. Gelen e-postaların içinden ilk üçünü bu sayfaya koydum. Daha sonra sizlerden gelen ve gelmeye devam eden e-postalara da yazılarımda yer vereceğim.
Rusya´dan, Azerbeycan´dan, ABD´den, Kanada´dan, Çin´den, Avrupa´nın hemen hemen her yerinden,Türkiye´den, ve en çok dikkatimi çeken e-postalardan biri de Yeni Zelanda´dan kısaca Dünya´nın dört bir yanından tebrikler almak güzel bir duygu.
Övgü dolu sözleri kim duymak istemez? Ben bu gururu bizlere yaşatan siz değerli okurlarımıza tekrar teşekkür ederken, yaşanan güzelliklerde büyük paya sahip başta Genel Yayın Sorumlusu Sayın Yusuf CİNAL olmak üzere ´Yeni Haber´ ailesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Erhan Yurdayüksel